İçeriğe atla

Krita’nın 25 yılı!

Önceki Gönderi | Cuma, 31 Mayıs 2024 | Okuma süresi: 8 dakika | Sonraki Gönderi

25 yıl. Çeyrek yüzyıl. Krita’nın üzerinde işte tam da bu kadar süredir çalışıyoruz. Yani, en sonunda Krita’ya evrilen şey üzerinde. KImageShop olarak başladık; ancak bu ad artık ölü bir Alman avukat tarafından elimizden alındı. Sonra Krayon yaptık, onu da aldı. En sonunda Krita adını bir sıkıntı olmadan kullanabildik.

Ben Krita ile haşır neşir olmaya başladığımda yıl 2003’tü ve o zamanlar Krita hâlâ KDE’nin ofis paketi olan KOffice’in bir parçasıydı. Sonra adı Calligra oldu. Patrick Julien anahtarı bana teslim edip Krita’nın bakımcısı olduğumda yıl 2004’tü. Bu da bu 25 yılın 20’sinde buralarda olduğum anlamına geliyor. Bu yüzden siz, değerli okuyucu, bunu birazcık kişisel bir gönderi haline getirirsem beni affedeceğinizi umuyorum. Krita benim yaşamımın büyük bir parçası oldu ve sanırım bunun izlerini her yerde görüyorum.

Ancak şimdi benim bir sayısal resim yapma uygulamasına gereksinim duyduğum zamanların öncesine gidelim; Krita’nın ilk tohumları 1998 yılında atıldı; hatta ilk kod parçasının yazılmasından da önce. O zamanlar herkeste bir Linux heyecanı vardı ve herkes Linux için harika uygulamalar yazmaya çalışıyordu. Bu projelerden bir tanesi ise GIMP, diğeri ise Qt idi. İlki bir sayısal görsel manipülasyon uygulaması, ikincisi de C++ dilinde kullanıcı dostu uygulamalar yazmak için bir araç kitiydi. Ancak GIMP, Qt kullanmıyordu, bunun yerine kendilerinin geliştirdikleri kullanıcı arayüzü araç kitini kullandılar (önceden Motif kullanmışlardı; ancak Motif açık kaynaklı değildi). Bir Qt hayranı olan Matthias Ettrich, GIMP’i Qt’ye deneysel bir biçimde aktardı; ve bunun hakkında 1998 Linux Kongress’te bir sunu yaptı. Buna olan tepkiler pek de iç açıcı değildi ve açık kaynak dünyasında örneğine pek sık rastlanır tartışmalara neden oldu. O zamanlar gençtik ve toyduk.

Bu tür durumlarda tek çözüm yolu işi kendin yapmaktır ve bu durumda da öyle oldu. 1999 yılının Mayıs ayının son gününde Matthias Elter ve Michael Koch, KImageShop’a start verdiler: E-postayı okuyun; çünkü bizim vizyonumuzla nasıl uyuşmadığını göreceksiniz (KOM, Corba’ya benzer bir şeydi ve Corba’nın ne olduğunu bilmiyorsanız büyük olasılıkla bu Corba’nın zaten iğrenç bir şey olduğu içindir).

|İlk postanın ekran görüntüsü

Geliştirme başladı; ister inanın ister inanmayın; Krita’nın kod tabanında hâlâ o günlerden kalan kodlar var. Bu kalan kodların çoğu açılış ve kapanış ayraçları olsa da.

Sonrasında geliştirme durdu; çünkü; efendime söyleyeyim, düzgün bir görsel manipülasyon uygulaması yazmak ne kolay ne de tez yapılacak bir iş. Sonrasında yeniden başladı, yine durdu. Ben 2003 yılında bir resim yapma uygulaması için temiz ve başarımlı bir kod tabanın arayana değin birkaç bakımcı iş başındaydı. C++ bilmiyordum; ancak Python ve Qt kullanımını anlatan ilk kitabı yazmıştım.

Krita o kadar çok yeniden yazılmıştı ki, artık bir noktada bir boyama aracı bile yoktu. Ben de ilk olarak bunu yapmak istedim; ancak hiç de kolay değildi!

|Bir fırça işletkesi denemesinin ekran görüntüsü

Ancak, eleman eksikliğimiz hakkında iletişime açıktık ve bu da insanların projeye katılmalarına önayak oldu. Böylece, 2004 yılında küçük; ancak hevesli bir takımı kurabilmiştik. O yıl bayağı bir şeyler oldu; Camilla Boemann Krita’nın çekirdeğini yeniden yazdı; böylece kendiliğinden boyutlanan katmanlara sahip olabildik; Adrian Page, bir OpenGL tabanlı arka ucu bitirdi; Cyrille Berger de eklenti ve betik yazımı sisteminin ilk adımlarını attı. Konuya yaklaşımımız halen daha teknik bir bakışla sınırlı olduğundan bir yayım yapamadık.

Krita’yı KOffice’nin bir parçası olarak 1.5 sürümüyle yayımladığımızda yıl 2005 idi. Herkes Krita’nın bir geleceği olduğunu düşünüyordu ve kimi Linux dergilerine gayet güzel incelemeler yazıldı — 2005 yılında Linux dergileri hâlâ ortalıktaydı.

|Krita 1.4 ekran görüntüsü

Sonrasında 2006 yılı geldi. Bu yılda, Krita’nın CMYK renk desteğine sahip 1.5 sürümünü yayımladık. Krita 1.5’te aynı zamanda gerçek zamanlı suluboya karıştırma desteği vardı; ancak kısa ömürlü oldu; çünkü bakımını yapması pek zordu. Yine aynı yıl içinde Krita 1.6’yı yayımladık. Linux Journal dergisi bu sürümü, Başyapıt olarak tanımladı. Bu yayımın gayet de oturmuş olduğunu düşünüyorduk; ancak yine de sanatçılardan eksik kısımlar hakkında önemli geri bildirimler aldık.

Qt3’ün ömrünü tamamlamasıyla birlikte bayağı zorlandık. Qt4 yayımlandı ve büyük ve zorlu bir aktarım sürecine giriştik. Bu iş çok uzun sürdü ve ek olarak o zaman için aptalca bir düşünceyle 1.x kodunun birçok kısmını diğer KOffice bileşenlerinde de yeniden kullanabilmek adına yeniden yazdık. Yeniden yazım süreci 2007, 2008 ve 2009’un büyük bir kısmını aldı.

Tam da bu yeniden yazımın ve aktarımın getirdiği tüm hataları çözmekle uğraşırken, ilk bağış kampanyamızı gerçekleştirdik: Bu kampanyanın amacı, Wacom tabletleri ve kalemlerini Krita ile uyumlu hale getirmekti. O zaman aldığımız Wacom Intuos 3 tableti hâlâ kullanıyorum!

2009 yılında Krita 2.0’ı yayımladık. Pek kullanılabilir durumda değildi; ancak kişilere sınayabilecekleri bir sürümü sunmak önemliydi. Bu sürümü yine aynı yılda Krita 2.1 izledi. Ayrıca ilk kontratlı geliştiricimiz olan Lukáš Tvrdý takıma katıldı. Lukáš’ın görevi, genel hata düzeltimi oldu; sonrasında Krita’nın fırçalarının başarımını iyileştirdi.

Krita ortamlarda bilinir hale geldikçe daha çok geri bildirim almaya başladık ve Krita’nın yol haritasını belirlemek üzere Deventer’de bir hız koşusu düzenlemeye karar verdik. Ne olacaktık? Bir Photoshop klonu? Bir GIMP klonu? Bir Corel Painter klonu? Veya kendine özgü bir şey. Krita’yı kimler için yapıyorduk?

Vardığımız yanıt bugün hâlâ geçerliliğini koruyor: Sıfırdan sanat eseleri üreten sayısal sanatçılar. Krita ile resim yapmak dünyanın her yanından sanatçılar için eğlenceli olmalı.

Bu hedefe ulaşana kadar bayağı zaman geçecekti. 2010 yılında Krita 2.2 ve 2.3 yayımlandı: Krita 2.3’ün sanatçılar için hazır olduğunu düşünüyorduk; ancak yalnızca Krita 2.4 ve 2.5 ile Krita’yı bir şeylere değer hale getirebildik. Hatta kendimiz için koyduğumuz resmi olmayan bir hedef vardı, “Krita’yı David Revoy için kullanılabilir hale getir!”. Biraz şapşalca olsa da bayağı ciddiye aldık. Geliştirici hız koşularında sanatçıları gözledik ve onlardan neleri beğenip neleri beğenmediklerini not aldık.

Bu arada Krita Vakfı’nı kurdum; bu, tam zamanlı geliştiricilere sponsor olabilmek adına bağış kampanyaları düzenlememize izin verdi. İlk sponsor olduğumuz geliştirici, bugün de hâlâ ana geliştiricimiz olan Dmitriy Kazakov oldu.

O zamanlar Krita hâlâ KDE’nin ofis takımı olan KOffice’nin bir parçasıydı; sonrasında KWord bakımcısıyla olan bir sorundan dolayı adını Calligra olarak değiştirdik. Tüm bu sorunla geçen zamanı geliştirmeye aktarabilirdik, yazık oldu. Calligra olmasından sonra her şey daha pürüzsüz ilerledi. Nokia, Calligra’nın geliştirilmesiyle ilgilenmeye başladı ve tüm bu merkezi kitaplıklardaki iyileştirmeler Krita’nın da bunlardan yararlanmasını sağladı. Yine de bu kadar karmaşık bir uygulama kümesini geliştirmekle sırtımıza aldığımız yük, bugün bile bizi yormayı sürdürüyor.

2013 yılında pek bir olay olmadı. Yayımlarımızı (2.6 ve 2.7), bağış kampanyalarımızı ve yeni özellikler eklemeyi (canlandırma desteği) sürdürdük. Krita’nın tablet ve dokunmatik ekranlar için özel bir sürümünü Intel’in sponsorluğunda çıkardık (Intel hâlâ bize sponsor olmayı sürdürüyor). İnsanların yarattığı sanat eserlerini görmek, onlardan geri bildirim almak ve bunları geliştirmeye aktarmak bizim için çok eğlenceliydi.

|Krita Sketch’in ekran görüntüsü

Krita’nın tablet/dokunmatik sürümünden dolayı 2014 yılında Krita’yı Windows’a aktardık. Sonrasında Krita 2.9’un 11 adet hata düzeltme sürümüyle bayağı üretken bir yıl oldu.

Ayrıca 2014 yılında ilk Kickstarter kampanyamızı yaptık. O zamanlar Kickstarter yeni ve tazeydi ve gerçekten heyecan duymamızı sağlıyordu. Yaklaşık 700 kişi Krita’ya sponsor oldu! Sonrasında Krita’yı macOS’e de aktardık. Bir süre boyunca her yıl Kickstarter kampanyaları yapmayı sürdürdük; esnek hedefler koymak, insanların ne istediğini anlamamıza yardımcı oldu.

|İlk Kickstarter sayfası

O zamanlar hâlâ başka bir işte çalışıyordum, bu yüzden tüm bu işler için akşamlarım, hafta sonlarım ve yolda trende geçen zamanım gidiyordu.

Krita’yı bu kez Qt5’e aktarma zamanı gelmişti. Qt3’ten Qt4’e olan aktarma kadar güç olmasa da tablet sürümü için olan desteği kaldırmak zorunda kaldık; çünkü dokunmatik sürümdeki OpenGL tabanlı tuvalimizi Qt5’e düzgünce tümleştirmek olanaklı değildi. Bunun üzerine aylar ve epeyce bir para da harcadık; ancak yine de başarılı olamadık.

Sonrasında omzumu kırıp Blue Systems’teki işimi de kaybedince Krita Vakfı’nın bana da bakması gerekti. Neyse ki Qt5 aktarımı için bir sponsor bulabildik ve bu da ilk sponsorlu işim oldu.

2016 yılında Krita 3.0’ı yayımladık; Krita 2.9 kadar iyi değildi; ancak geçmişteki deneyimlerden yola çıkarak yalnızca bir aktarım yaptık ve yeniden yazımı sonraya bıraktık. Bu sürümde canlandırma desteği geldi.

|Canlandırma

Bu arada ilk ve son sanat kitabımızı çıkardık. Bu işe 2015 yılında başladık ve çok fazla zaman ve para gitti.

|Sanat kitabı

2016 ve 2017 boyunca Krita 3.0’ın sonraki sürümlerini iyileştirmekle geçirdik. 2018 yılında Krita 4.0’ı çıkardık. Bu sürüme Kickstarter kampanyalarında yazdığımız işin çoğunu koyabildik, tümünü değil; çünkü 2017 yılının çoğunu Büyük Vergi Felaketi olarak adlandırdığımız, Hollanda hükümetinin Dmitriy’in yaptığı iş için bizden onbinlerce avro vergi istemesiyle ve bununla uğraşmakla geçti. Bu yüzden, bir ufak şirket yönetim ofisi yerine düzgün bir muhasebeci tutmaya karar verdik.

Bu sorunlar hakkında insanlara bilgi verdiğimizde bağışlar sel olup aktı. Cezanın tümünü ödeyebildik.

Bu tür sorunları önlemek adına, tüm ticari etkinliklerimizi ayrı bir tek kişilik şirkete taşıdım. Bu sonrasında daha da önem arz etti; çünkü 2014 yılındaki Steam Mağazası yayımından sonra 2017 yılında Krita’yı Microsoft Store’a da koyduk. Bu ikinci mağaza yayımımızdı; sonrasında Epic Store, Google Play Store ve Apple App Store bunları izledi.

Zaman akmayı sürdürdü ve 2018 yılında Krita 4.1’i, 2019 yılında Krita 4.2’yi ve 2020 yılınd Krita 4.3 ve 4.4 sürümlerini çıkardık. Yıllar boyu sessizce süren etkin geliştirme süreci, kullanıcı tabanımızı ve popülerliğimizi sürekli olarak artırdı. Çok daha fazla sponsorlu geliştirici bize katıldı ve Krita çok yol katetti.

Halihazırda Krita’nın YouTube kanalı vardı; 2019 yılında Ramon Miranda’dan kanalımız için düzenli videolar yapmasını istedik.

Şimdiye değin her türden etkileyici öğreticiler ürettik; sayısal boyamanın temellerinden fırça önayarları oluşturmaya kadar!

Sonrasında geliştirme yavaşladı. 2020’de COVID-19’un etkileri daha da belirginleşti. Artık hız koşuları yapamıyorduk ve üretkenliğimiz dibe vurdu. Takım üyelerimiz hasta oldu, hem de bayağı hasta. Uzun dönemli COVID-19 kişisel olarak benim üretkenliğimi bayağı etkiledi. Pek çok gün, karanlık bir odada yatmaktan başka bir şey yapamaz oldum.

2021 yılında zorunlu olarak yapmamız gereken bir aktarım işi olmasa da, vektör katmanları ODG’den SVG’ye değiştirme kararı aldık. Bu, Krita’nın 4. ve 5. sürümleri ile oluşturulan dosyaları birbirleriyle uyumsuz yapan bir değişiklikti. Şu anda hâlâ Krita 5’in yeni sürümleri üzerinde çalışıyorduk: 2022’de 5.1, 2023’te 5.2.

Gelecekte pek kararlı bir Krita 5.3 bizi bekliyor!

Söylemem gerekiyor ki, Krita 6.0, yine Qt6’ya büyük bir aktarım projesiyle ufukta bize el sallıyor. Bunu hiç de dört gözle beklemiyorum; çünkü Qt6, Qt’nin bize sunduğu olanaklar açısından yine büyük bir değişiklik.

Ben yalnızca dizüstü bilgisayarımda yazdığım fantezi romanı için bir harita çizmek istemiştim! 25 yıl sonra geldiğimiz nokta işte bu!


Aylık bir bağışla Geliştirme Fonu’na katılın veya buradan bir kerelik bir bağışta bulunun.

Krita’ya Bağış Yapın